Adım Bilge. Bu blogu bolca kendim üzerine düşündüğüm ve arayışta olduğum dönemde yazmaya karar verdim.
Burayı bende duygu, düşünce, farkındalık oluşturan herhangi bir şey hakkında yazmak için kullanmak istiyorum. Devam ettirebilir miyim nereye evrilir süreç bilmiyorum , zaman gösterecek..
İlk olarak az önce bitirdiğim bir belgesel havasında bir Netflix dizisinden başlamak isterim: "AHİT MUSA'NIN HİKAYESİ".
Filmi izlerken yer yer çok farklı duygular yaşadım. Kendimi bir azınlıktan köle işçi olarak hayal ediyorum. Bana ait hiçbir şey yok. Sadece hizmet ettiğim halk için yemek karşılığında yaşamımı sürdürmeye çalışıyorum. Umut etmek yok , hayal etmek yok...
Sonra birisi çıkıyor azınlıktan , hayallerin ötesinde olaylar yaşanıyor. Grubun lideri oluyor.Bir Tanrının olabileceğini gösteriyor. Mevcut koşullarda inanıyorum. Ama insanım ya , neden ben değil de o seçildi, diye de düşünmeden edemiyorum.
Lider ise bir yandan neden seçildiğini , ne yapması gerektiğini bilmediği için kendi içsel sürecinden geçiyor. Tanrının yardımını istiyor.
Şu anki hayatımda buna benziyor. İnsanlara bakıyorum günümüzde toplam nüfusun azı rahat ve güzel yaşayabilecekleri bir işe sahip ya da işlerinden mutlular. Bazen sorguluyorum ben niye o kısım gibi olamadım , neden.. Ama bir yanımda zaten olamayacağımı biliyor..
Güç , sorumluluk beni korkutuyor. Çünkü üniversite mezunu olsam da mesleki bilgimi bazı konularda yeterli bulmadığım için sorumluluk almak istemiyorum şu an. Güç ise gücü nasıl kullanacağını bilmiyorsan -faydalı şekilde bu benim için önemli- demek ki ona da hazır değilim:)
Yaşamımda bazen birilerinin bana yol göstermesini , -zaman zaman hala- istediğim dönemlerim oldu. Sonra fark ettim ki korkudan yola bile çıkmıyorum. Bu blog benim için bir yola çıkma hikayesi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder